Nazi Almanya'sının Teknolojik Sırları, Thule Örgütü ve UFO'lar
7 Haziran 1945 tarihli New York Times gazetesindeki haber şöyleydi: "Uçan daireler, bir gizli silahtır. Almanlar tarafından üretilmiş ve ülkenin batı sınırında ortaya çıkmıştır. Amerikan hava kuvvetlerinin verdiği bilgiye göre , Almanya göklerinde uçan gümüş balonlar görülmüştür. Hatta bunların bazıları neredeyse saydam yapıdadır."
Haberi izleyen günlerde UFO'ların Alman yapımı silahlar olduğu dedikodusu hızla yayıldı. Alman silah endüstrisinin bu garip nesneleri ürettiğine inanılıyordu. UFO gözlemleri hızla artarken, özellikle İskandinavya gökleri sık sık uçan gemiler tarafından ziyaret ediliyordu. İskandinavya'da Alman garnizonları kurulmuş ve bunlar savaşın sonuna kadar bölgede kalmışlardı. Bu dönemde "SS" ideolojisi, yapılan bilimsel araştırmalar doğrultusunda insanlığın yararına ve çok sayıda kişi tarafından kullanılabilecek yeni enerji kaynakları aramaya yönelikti. Araştırma birimleri U-13 ve E-4, bu yeni teknolojiyi mükemmel hale getirmek için çalışıyordu. Böylece Victor Schönberger'in uçan daire taslakları ortaya çıktı. Cisimlere "Haunebu-1" ve "Haunebu-2" isimleri verildi. Hazırlanan plan ve çizimlerin, ünlü temasçı George Adamski'nin 1952 yılında resmini çektiği UFO'larıyla inanılmaz bir benzerliğe sahipti...
Almanlar, 1941 ve 1942 yıllarında daire biçimli uçak üretimine çoktan girmişti bile. Ancak ilk denemelerde çok büyük yapım hataları ortaya çıktı. V-1, V-2, V-4 den sonra,1942 yılında mühendis Richard Miethe, İtalyan bilimadamı Giuseppe Bellonzo ile V-7'nin yeni modeli üzerinde çalışmaya başladı. Zaman geçerken Hitler'in de desteğini alan Miethe-Bellonzo ekibi, Schriever-Habermohl ikilisiyle ortak araştırmaya girdiler. Böylece inanılmaz efsanevi V-7 ortaya çıktı İlk uçuş denemesi, 20.813 metre, ikinci uçuşta ise 24.200 metreye kadar yükseldi.
Diğer yandan "Vril" adıyla bilinen uçan diskler projesi de devam ediyordu. Bu projenin mimarı, Schumann grubuydu ve mucize yaratan silahlar konusunda uzmanlaşmış SS E-4 bölümünden destek alıyordu. Vril-1 serisinde tam17 cismin üretildiği biliniyor. Disklerin çapı, 11.56 metre idi ve 2.900 kilometre saat hızına ulaşabiliyorlardı. Garip bir biçimde Vril-1 ve Vril-9 un görünümleri, Amerikalı astronot Edwin Aldrige'nin Ay yüzeyinde gördüğü nesnelere çok benziyordu!..
Almanlar, savaşın sonuna kadar silahlarını mükemmel hale getirmek için çalışmayı sürdürdüler. Yeni projelerine "Ateş Topu" adını vermişlerdi. Radyo dalgalarıyla yönlendirilen ateş toplarının tek amacı vardı: yok etmek!.. Düşman uçaklarından çıkan gazı buluyor ve radarlarını işlemez hale getiriyordu. Motorun ya da elektrik sisteminin tümüyle çökmesini sağlayan ateş topları ürkütücüydü. Bu özellik, bazı UFO gözlemlerinde, UFO'nun yakın teması sırasında araba motorlarını durdurması , elektrik kesilmesi yada elektrikle çalışan cihazlardaki geçici bozulmayı akla getiriyor.
O dönemde, bugün UFO adını verdiğimiz dairesel biçimli taşıt araçları inşa edildi, kullanıldı ve tanıklar tarafından sayısız gözlem yapıldı. Şimdi bu tanıklardan birini orijinal almanca metinden yapılan çeviriyle yeniden gözden geçirelim. Çok gizli askeri belge özelliği taşıyan gözlemde tanığın adı ve kimliği açıklanmamıştır:
"Almanya'nın Bavyera bölgesindeydim. Cumartesi öğleden sonra, akşam olmak üzereydi. Karşı taraftan yüksekliği pek de fazla olmayan uçan bir cismin yaklaştığını gördüm. Çapı 8 ila 20 metre arasındaydı. Çevresine ıslık sesi yayıyordu ve cisim hafif bir titreşim ile sarsılıyordu. Cismin alt kısmında üç yarım küre, bir tane de mavi nokta vardı. Ortadaki gamalı haç resmi, hemen dikkatimi çekti. Pencereye benzer bir şey yoktu. Sadece delikler vardı. Bu ıssız mekanda ve çevrede artık çalışmayan eski fabrikalardan başka bina yoktu. Garip cisim, alçaldı ve görebildiğim kadarıyla bir duvarın arkasında yere indi. Az sonra ortaya çıkan kamyon, cisme yaklaştı ve uzaktan pek de seçemediğim şeyler olmaya başladı. Sadece insan formunda iki silüet görebildim. Biri, uçan cismin alt tarafında; diğeri ise üstündeydi. Uçan disk, yüzeyi metal plakalarla kaplanmışa benziyordu. Hem alttaki üç küre hem de üst tarafta çıkış borusuna benzeyen bölümler dikkatimi çekti. Az sonra 'NSU 80 Solingen' plakalı bir araba geldi. Bunu yeşil bir volkswagen izledi. Gidip yakından bakmaya karar verdiğimde ise, uçan cisim çoktan ortadan kaybolmuştu. Yaptığım gözlemden bir hafta sonra, bu bölgede pek çok kişinin UFO gördüğüne dair raporlar verildi. Benimle aynı cismi ya da benzerlerini görmüş olabileceklerini düşündüm. Benzincide çalışan bir adamla konuştuğumda onun da aynı cismi gördüğünü öğrendim."
O dönemde, bugün UFO adını verdiğimiz dairesel biçimli taşıt araçları inşa edildi, kullanıldı ve tanıklar tarafından sayısız gözlem yapıldı. Şimdi bu tanıklardan birini orijinal almanca metinden yapılan çeviriyle yeniden gözden geçirelim. Çok gizli askeri belge özelliği taşıyan gözlemde tanığın adı ve kimliği açıklanmamıştır:
"Almanya'nın Bavyera bölgesindeydim. Cumartesi öğleden sonra, akşam olmak üzereydi. Karşı taraftan yüksekliği pek de fazla olmayan uçan bir cismin yaklaştığını gördüm. Çapı 8 ila 20 metre arasındaydı. Çevresine ıslık sesi yayıyordu ve cisim hafif bir titreşim ile sarsılıyordu. Cismin alt kısmında üç yarım küre, bir tane de mavi nokta vardı. Ortadaki gamalı haç resmi, hemen dikkatimi çekti. Pencereye benzer bir şey yoktu. Sadece delikler vardı. Bu ıssız mekanda ve çevrede artık çalışmayan eski fabrikalardan başka bina yoktu. Garip cisim, alçaldı ve görebildiğim kadarıyla bir duvarın arkasında yere indi. Az sonra ortaya çıkan kamyon, cisme yaklaştı ve uzaktan pek de seçemediğim şeyler olmaya başladı. Sadece insan formunda iki silüet görebildim. Biri, uçan cismin alt tarafında; diğeri ise üstündeydi. Uçan disk, yüzeyi metal plakalarla kaplanmışa benziyordu. Hem alttaki üç küre hem de üst tarafta çıkış borusuna benzeyen bölümler dikkatimi çekti. Az sonra 'NSU 80 Solingen' plakalı bir araba geldi. Bunu yeşil bir volkswagen izledi. Gidip yakından bakmaya karar verdiğimde ise, uçan cisim çoktan ortadan kaybolmuştu. Yaptığım gözlemden bir hafta sonra, bu bölgede pek çok kişinin UFO gördüğüne dair raporlar verildi. Benimle aynı cismi ya da benzerlerini görmüş olabileceklerini düşündüm. Benzincide çalışan bir adamla konuştuğumda onun da aynı cismi gördüğünü öğrendim."
"UFO teknolojisi konusunda çalışmalar yapan ''Nazi Almanyası'', görünmezlik teknolojisi, zamanda yolculuk ve boyut atlaması konularıyla da yakından ilgilenmişlerdir. Hatta bu ve benzeri teknolojilerin araştırılması için Tibet ve Hindistan taraflarına VİMANA adı verilen, destanlarda adı geçen uçan araçların tarih öncesi kayıtlarının incelenmesi yönünde bir ekip gönderildiği speküle edilmektedir. Benim kanımca o dönemdeki NAZİ bilim adamları, elektromanyetik gücün bir çok doğa üstü gibi görünen fenomenlere yol açabileceğini biliyorlardı ve bahsi geçen teknolojilerin elektromanyetizmin gizemli yapısı içinde çözülebileceğini her nasılsa bir şekilde biliyorlardı. Elektromanyetizmin prensiplerini kullanarak yerçekimine karşı gelebileceklerini düşünüyorlardı."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder